MEVLANA CEALEDDİN-İ RUMİ'DEN DEFTER-İ KEBİR
Aya
öfkelenmişim ben, işte böyle kapkaranlık bir gece olmuşum.
Padişaha
kızmışım, çırılçıplak bir yoksul olmuşum.
Güzeller
sultanı gel demiş, evine çağırmış beni.
Ben
bir yolunu bulmuşum, yola baş kaldırmışım.
Sevgilim
baş çeker, naz ederse, gamlara atar, kararsız korsa beni,
bir
kez olsun ah demem, inad için. “Ah”a da kızmışım ben.
Bir
bakarsın altınla aldatırlar beni o. Bir bakarsın şanla şerefle aldatırlar beni.
Oysa
altın falan istemiş değilim ondan, şanla şerefe hele çoktan boş vermişim.
Ben
bir demirim, mıknatıstan kaçıyorum.
Bir
saman çöpüyüm ben, mıknatıslara yan çizmişim.
Ben
öyle bir zerreyim ki, bütün âleme isyan etmişim.
Havaya,
toprağa isyan etmişim, Ateşe, suya isyan etmişim.
Altı
yöne isyan etmişim. Beş duyuya isyan etmişim.
Altı
yön de neymiş, beş duygu da ne?
Ben
öyle bir zerreyim ki, bir olan Allah'a isyan etmişim.
Sen
bu söze dayanamazsın, çünkü suyun dışındasın.
Şems'e
benzediği için ben, Güneş’e bile isyan etmişim.
(...)
Bir
deniz kesilen gözlerimin kıyısında
bir
aşk ovasını görmüştün hani;
sarfan
dallarıyla, ağustos gülleriyle sarmaş dolaş.
Bunu
unutma, hatırla ama. (…)
Ey
Tebrizli Şems,
dinim
aşktır benim, senin yüzünü gördüm göreli,
benim
dinim senin yüzünde övünür, ey sevgili.
Bunu
unutma, hatırla ama.
Yazar: Mevlana Cealeddin-i Rumi
Düzenleme: Meriç BİLGİÇ
Kaynak: https://www.mericbilgic.com/web/kitaplar/ads%C4%B1zlar.pdf
Yorumlar
Yorum Gönder