DİLSİZ ÇIĞLIKLAR


 

Buz gibi olmuştu gökyüzü

Sabahları esirgiyordu artık gün yüzünü

Yelkovanın titreyen bacakları

İlerlemiyordu

Yorgundu bulutlar gözyaşı dökmekten

Anlam anlam aramaktan

Korkular korku aramaktan

Sorular soruları yaratmaktan

Zihin bitkin düşmüştü yaşamaktan

Tak tak çalıyordu işte kalp kapıyı

Biliyordu yine bir günün daha başladığını

Her şey bu kadar son iken

Nasıl gülebiliyordu insanların suratları

Sarhoş gibi oldu tüm olgular

Vücuda ihtiyaçmış hormon dedikleri yabancılar

Beyaz Hırkalı bir bilgin

Ondan diyor hücrelerine

Dünya denen yer bir sahtekâr

Umutlar sıkışmış duvar arasına

İlaçlar arar olmuş mutlulukları

Bir hastane koridorunda

Bekler durur atacak kan damarını

Açılmasın karanlık kapılar

Konuşmasın saygısız ağızlar

Sevgiden mahrum ne varsa

Dilsiz olsunlar

Boşlukları alın derim

Nefesinizle doldurun boşlukları

Yanlışları, yanlışlıklarla

Yanlış dediğimiz aslında

Karmaşık bir düzende

Netlik aramakta

Bazen düzelmez ne kadar ütülersen ütüle

Kırış kırış olmuş düşünceleri

İşte bu yüzden

Açılsın artık kapılar sorgusuzca sorguya

Konuşsun ağızlar yaralara merhem olmaya

Sevgiye dair ne varsa

O dönmeli etrafımızda….

 

 

Şair: Ayşe YALMAN

Resim: Wolfgang Lettl


Yorumlar

Popüler Yayınlar

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

"ŞAHANE BİR ŞEY YAŞAMAK"

KÖPEK KATLİAMI BİR ÇÖZÜM MÜDÜR?